Dolaylı Anlatım (Reported Speech)

İngilizce öğreniyorum

[Aslen MeteUlku tarafından 01/26/16 tarihinde Duolingo’nun Türkçe bilenler için İngilizce forumunda yayınlandı]

Reported Speech / Dolaylı Anlatım

Örnek olarak, bir kişinin “Şuan klasik müzik dinliyorum.” dediğini varsayalım ve “O bana şuan klasik müzik dinlediğini söyledi.” diyelim.

Diyalog şu şekilde olur: I am listening to classical music now.” “He/she tells me that he is listening to classical music now.”(O bana şuan klasik müzik dinlediğini söyledi.)

İlk cümlede “I” (ben) öznesi olduğundan dolayı, dolaylı cümlede onu belirteceğimiz için “He” (o) öznesini kullandık.

Müzik dinlediğini söyleyen kişi, halen dinlediği için şimdiki zamanı kullandı ve onun müzik dinlemesi şuanda devam eden bir şey olduğundan dolayı biz de aynısını kullandık.


Önemli:

Ayrıca şu hataya düşmeyin:”He says me…” Bu şekilde bir cümle dilbilgisi bakımından yanlıştır. Onun size söylediği belli olduğundan ya da herhangi birisine, tell kullanılır. Ancak cümle “O klasik müzik dinlediğini söyledi.” olsaydı, kimse söylediği belli olmadığından dolayı “He says…” diyebilirsiniz.


Geniş zaman:

  • A: Yurtdışına gitmek istiyorum. (I want to go abroad.)
  • B: Yurtdışına gitmek istediğini söyledi. (He said that he wanted to go abroad.)

İlk cümlede simple present tense (geniş zaman) olarak kullanılan “want”, dolaylı cümlede -ed alarak “wanted” oldu.

NOT: Eğer ilk cümlenin zamanı geniş zaman ise, dolaylı cümlede geçmiş zaman yapılır. Eğer cümle fiil cümlesi değil, durum cümlesiyse (i want vs. yok / I am, he is vs. var) yardımcı fiili yani am/is/are’ı was/were olarak değiştiririz.


Dolaylı cümle kurarken “That” getirmek sizin isteğinize bağlıdır. İsterseniz kullanabilir, istemezseniz kullanmayabilirsiniz. Mete said that he wanted to go abroad. Mete said he wanted to go abroad. İkisi de doğru cümledir.


Şimdiki zaman:

Cümle şimdiki zamanken, birisinin “I am going home.” dediğini varsayalım ve “O eve gittiğini söyledi.”(şimdiki zm.) diyelim: “He said that he was going home.” (Eve gittiğini söyledi.) Yardımcı fiil am/is/are, *was/were olarak dönüştü, cümlenin geri kalanı değişmedi.


Geçmiş zaman:

  • “Yemeğimi yedim.” (I ate my meal.)
  • “O yemeğini yediğini söyledi.” (He said that he ate his meal.)

Evet/Hayırlı sorular:

  • “Ödevini yaptın mı?” (Did you do your homework?)
  • “O bana ödevimi yapıp yapmadığımı sordu.” (He asked me if I did my homework.)

“If I did” = yapıp yapmadığımı Burada kullandığımız “If” şart cümlelerindeki “If” değildir, “-ıp, -ıpmadığı” manasındadır.

  • “Klasik müzik sever misin?” (Do you like classical music?)
  • “O klasik müzik sevip sevmediğimi sordu.” (He asked if I liked classical music.)

Dolaylı cümle kurarken, ikinci cümlede yani aktarılan cümlede fiillerin ve yardımcı fiilerin zaman bakımından değiştiğini gördük. “Would, could, should, must, used to” dolaylı anlatılırken oldukları halde kalırlar, değişmezler.


“Am/is/are” yardımcı fiilleriyle birlikte değişime uğrayan diğer yardımcı fiiller ise “can, will, may”dır. Değişime uğradıklarında sırasıyla “could, would, might” olurlar.


Cümle içinde “bu sabah” gibi kelimeler de varsa “o sabah” gibi kelimelerle değiştirilir. “This morning / That morning” , “Today / That day”, “Now / Then”

  • “Bugün okula gideceğim.” (I will go to school today.)
  • “O, o gün okula gideceğini söyledi.” (He said that he would go to school that day.)
  • “Şuanda evden çıkıyorum.” (I am leaving home now.”)
  • “O, o anda evden çıktığını söyledi.” (He said that he left home then.)

Anlatımı elimden geldiğince kısa tutmaya çalıştım, ancak bu kadar kısaltabildim. Bir de, konunun bütün kurallarını anlatmadım.


[Updated by Danika_Dakika starting 03/01/22]

İngilizce öğreniyorum

Design a site like this with WordPress.com
Get started